Daha 19. yüzyılın ortalarına doğru, Osmanlı müziğinde Batı etkileri görülmeye başlanmış, yüzyılın sonlarına doğru ise bu etkiler oldukça güçlenerek, genelde teksesli (monodik) yapıdaki Osmanlı müziğini çoksesli (polifonik) hale dönüştürmeye yönelik çalışmalara olanak sağlamıştı.
19. yüzyıl olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler
1923'te Cumhuriyetin ilanı üzerine, o sıralarda
1921 Anayasası'nın getirdiği millî egemenlik ilkesi ile padişah iradesi ortaya bir çelişki çıkardı. Saltanat makamı boşlukta kalmıştı. 1 Kasım 1922'de TBMM aldığı kararla saltanatı kaldırdı. Padişahlık lağvedilmiş, kişisel egemenlik hukuken tarihe karışmıştı. Bu kararın doğal sonucu, Cumhuriyet rejiminin kurulması olacaktı.
Avrupa'da müzik eğitimi gören Avrasya olarak bilinen eski dünya kıtasının batısındaki büyük yarımada olan Avrupa, Sami dillerde Erep (yahut Irib) Güneşin Battığı taraf anlamına gelir. Fenikelilerden Yunanlılara geçen bu ad, Yunanca'da Europa olmuş ve Ege Denizi'ne göre batıda bulunan ülkelere bu ad verilmiştir.
Cemal Reşid Rey Türkiye'ye dönmüş ve Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey yarımkürede, Avrupa ve Asya kıtalarının kesişme noktasında bulunan bir ülke. Ülke topraklarının büyük bir bölümü Anadolu yarımadasında, kalanı ise Balkan Yarımadası'nın uzantısı olan Trakya'da bulunur. Ülkenin üç yanı Akdeniz, Karadeniz ve bu iki denizi birbirine bağlayan Boğazlar ile Marmara Denizi ve Ege Denizi ile çevrilidir. Komşuları Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, İran, Irak ve Suriye'dir.
İstanbul'da kurulan müzik okulunda hocalığa başlamıştı. Bu arada, bazı yetenekli gençler de, Cumhuriyet yönetimi tarafından, müzik eğitimi almak üzere Avrupa'nın çeşitli kentlerine gönderildiler. Bu gençler yurda döndükten sonra Çağdaş Çoksesli Türk Müziğinin temellerini atan ve sonraları Türk Beşleri olarak adlandırılan grup oluştu. Bu grubun ortak amacı, geleneksel Türk Müziği temalarını kullanarak eğitimini aldıkları Batı Sanat Müziği değerleri içinde çağdaş çoksesli yeni yapı ortaya çıkarmaktı. Sonraki aşamalarda, daha özgür çağrışımları hedefleyen her besteci, halk ezgilerinin renklerini ve gizemini kendine özgü bir yolla yorumlamış ve giderek bilinen halk ezgilerini doğrudan ele almak yerine, soyutlama yöntemleri ile farklı sentezlere ulaşmaya çalışmıştır.
Türk beşleri olarak bilinen kadro;
İstanbul, Marmara Bölgesi'nde il ve Türkiye'nin en büyük kenti. Tarih boyunca çeşitli imparatorluklara başkentlik yapan, 133 milyar dolarlık yıllık üretimiyle Dünyada 34. sırada yer alır. Türkiye'nin kültür ve finans merkezidir. İstanbul, 41° K, 29° D koordinatlarında yer alır. Marmara kıyısı ve İstanbul Boğazı (Boğaziçi) boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur.
Cemal Reşit REY,
Cemal Reşit Rey (1904-1985) çoksesli bestecilerin öncülerinden, aynı zamanda bir orkestra şefi, piyanist ve öğretmen olarak da hizmet vermiştir. İstanbul Şehir Orkestrası'nın kurucusudur. Babası Osmanlı İmparatorluğu'nun önemli bir diplomat ve yazardır. Babasının görevli bulunduğu Kudüs'te 25 Ekim 1904 tarihinde dünyaya gelir.
Ulvi Cemal ERKİN(1906-1972)
Çağdaş Türk müziğinin öncülerinden, besteci, piyanist ve öğretmendir. 14 Mart 1906'da İstanbul'da dünyaya gelir. İlk müzik derslerini annesinden alır, sonra Adinolfi'nin özel öğrencisi olur. 1925'te kazandığı devlet bursu ile Paris'e giderek Paris Konservatuvarı'nda Jean Gallon ve Isidor Philipp ile, ardından Ecole Normale de Musique'te Boulanger ile çalışır.
1930'da ülkeye döndükten sonra piyano ve kompozisyon öğretmeni olarak görev yapar. 1932'de piyanist ve öğretmen Ferhunde Er
Hasan Ferit ALNAR,
Klasik Türk Müziği öğeleriyle Batı müziği tekniklerini bağdaştırma çalışmalarıyla tanınan besteci ve orkestra şefi Hasan Ferit Alnar 26 Temmuz’da Ankara’da öldü. 11 Mart 1906’da İstanbul’da doğan Alnar müziğe kanun çalarak başladı.
Ahmet Adnan SAYGUN
Adnan Saygun (tam adıyla Ahmed Adnan Saygun) 7 Eylül 1907 - 6 Ocak 1991 arasında yaşamış, klasik batı müziğinde yapıtlar vermiş bir Türk bestecisi, müzik eğitimcisi ve budun müzik bilimcisidir.
Necil Kazım AKSES'den oluşmaktadır. Türk beşlerinden sonra bu alanda, Nuri Sami KORAL, Kemal İLERİCİ, Ekrem Zeki ÜN, Bülent TARCAN, v.d. ikinci; Sabahattin KALENDER, Nevit KODALLI, Ferit TÜZÜN, İlhan USMANBAŞ, Bülent AREL, İlhan MIMAROĞLU, v.d. üçüncü; Muammer SUN, Cenan AKIN, Cengiz TANÇ, Kemal SÜNDER, İlhan BARAN,
Necil Kazim Akses (1908 - 1999) Türk klasik müzik vestecisi.
YaşamıMüziksever bir ailenin çocuğu olan Akses, küçük yaşta keman dersleri almaya başlamış, on dört yaşındayken, Mesut Cemil’in viyolonsel öğrencisi olmuştur. İlk beste denemesini de bu yıllarda viyolonsel için yazdığı bir parçayla yapmıştır.
Yalçın TURA, Ali Doğan SİNANGİL, v.d. dördüncü kuşak olarak bu alanda ürünler vermişler ya da vermeye devam etmektedirler. Bu kuşaktan sonra da yine bu alanda, giderek artan oranda bir çok besteci ürün vermeye devam etmektedir. Günümüzde ise bu alanındaki besteci sayısı 60'a yaklaşmıştır.